İçme suyu, yakın gelecekte insanlık için büyük sorun oluşturması öngörülen kaynaklardan biri. Bilim insanları içme suyu kıtlığı için akıllı ve pratik çözümler üretmenin çeşitli yollarını ararken, güzel bir gelişme Suudi Arabistan’dan geldi.
Dünyanın yüzeyi sularla kaplıyken neden içme suyu kaynakları için bu kadar büyük arayışlara girmek zorundayız? Şüphesiz çoğumuzun aklına su kıtlığı konusu açıldığında bu soru geliyor. Ancak ne yazık ki dünyamızda bulunan suların çoğu ya tuzlu su ya da buzların içinde hapsolmuş sulardan oluşuyor. Peki ya deniz suları? Aslında anlık olarak dünyada 160 binden fazla tesiste deniz suyundan içilebilir su üretimi yapılıyor. Bu yöntemle günlük 95 milyardan fazla içme suyu üretilebiliyor. Ancak bu yöntemin büyük dezavantajları var.
Deniz suyundan içme suyu üreten tesisler hem çok yüksek maliyetli hem de içilebilir su üretebilmek için büyük miktarda enerji harcıyorlar. Üstelik bu süreç sırasında atmosfere sera gazları salınıyor ve sürecin sonunda ortaya çıkan aşırı tuzlu sularda zararlı kimyasallar bulunabiliyor. Bu yüksek tuzlu suları bir filtreleme sürecine daha dahil ederek kimyasalları temizlemek gerekiyor ve bu da tahmin edebileceğiniz gibi fazlaca enerji harcıyor. Yani mevcut deniz suyundan içme suyu üretme sistemleri hem maliyetli, hem çok fazla enerji tüketiyor, hem de denize ve havaya zararlı maddeler salabiliyorlar.
Suudi Arabistan Kral Abdullah Üniversitesi’nden araştırmacı Wenbin Wang ve ekip arkadaşları yakın zamanda geliştirdikleri bir yöntem ile, Güneş panellerinden yayılan ısıyı kullanarak deniz suyundan tuzu ayırmanın bir yolunu bulduklarını açıkladı. Joule dergisinde yayılan araştırmada, “zarlı damıtma” adı verilen bir yöntem kullanılmış. Bu yöntem kısaca su buharından yararlanılarak suyu tuzdan ayırmaya dayanıyor. Yeni geliştirilen sistemde ise, çok zarlı bir damıtma sistemi güneş panellerine bağlanmış. Güneş panelinden yayılan “atık ısı”, tuzlu suyun ısıtıldığı ilk katmana aktarılıyor. Her bir katman kendinden önceki katmanda su buharı yoğunlaşırken ortaya çıkan enerjiyi kullanarak sistemin işleyişini sürdürüyor.
Bilim insanları bu yöntemin hem elektrik hem de içme suyu üreten dev tarlalarda kullanılabilmesi için çalıştıklarını belirtiyor. Gelecekte her güneş panelinde bu teknolojiyle karşılaşmamız mümkün olabilir.
Kaynak: Bilim ve Teknik Dergisi – Ekim 2021