Bugün sahip olduğumuz akıllı cihazların hiçbirinin kablolu bağlantılar , Wi-fi erişimi ya da düşük hücresel bağlantı olmadan çok da verimli olmadığını hepimiz biliyoruz. Intel’in İletişim ve Cihazlar Bölümü yöneticisi ve ikinci başkanı olan Aicha Evans, 5G teknolojisinin mevcut tüm kablosuz ağ teknolojilerini birleştireceğini söylüyor. Şu an kullandığımız çoğu iletişim aracı tek yönlü iletişimi kullanıyor. Örneğin; bir arama motoruna bir şey sorduğunuzda ilgili sonuçları, birini aradığınızda, aradığınız kişiyi karşınıza çıkaracak tek bir kanal açılır. Ama 5G’nin yayılmasıyla iletişim daha esnek ve interaktif hale gelecek.
TAMAM, EVET, ÇOK GÜZEL AMA 5G NE?
5G’deki G ifadesi generation (jenerasyon) anlamına geliyor. Yani kablosuz internet teknolojisindeki 5. kuşağı ifade eden 5G, önceki 4G ya da 3G mobil şebekelerden daha hızlı veri transferi sağlayabilecek mobil veri şebekesi anlamına geliyor. Ayrıca her kuşak arasında yazılım, arayüz gibi konularda da farklar bulunmakta.
5G ile ortaya daha yeni şeyler de geliyor. Bir defa internet çok daha hızlı olacak. Bağlantı kopma ihtimali azalacak. Bir şebeke ile birden fazla cihaza bağlanma imkanı olacak. Bu da aslında 5G’nin “Nesnelerin İnterneti” teknolojisi için ideal olacağı anlamına geliyor. Bunların yanı sıra belki de bu gibi gelişmeleri sağlayacak olan özelliği geniş kapsama alanı ve anında reaksiyon verebilmesi.
5G ve IoT Uyumu
Araştırmacıların söylediğine göre yakın zamanda bizi bekleyen yeni mimarilerin, teknolojilerin ve donanımların yolunun; IoT ve onun yapı taşı olacak 5G’den geçecek. Bu araştırmacılardan biri olan Lancaster University’nde Zhiguo Ding, 4G’nin önümüzdeki beş yıl içinde gelecek olan ve çoğu IoT ile ilgili uygulamalar için yetersiz kalacağını belirtiyor. Bugün RFID, UWB, Bluetooth gibi bağlantısız sistemlere sahip IoT örnekleri, yerini kesintisiz bağlantı ve yüksek veri hızı gerektiren hale gelecek. 1G’den 4G’ye kadar kullandığımız bağlantı hizmetlerinin en can alıcı kısmı, hiç bir kullanıcı bir başkasına tahsis edilen bağlantı kanalına erişemiyordu. Bu yüzden çok sayıda cihazın böyle bir bağlantıyla birbiriyle haberleşmesi pek mümkün görünmüyor. İmkansız olmasa bile her bir cihaz için ayrılan zaman aralıklarının göze alınamayacak kadar lüks ve yetersiz olacağını söylemek gerek.
Dikey olmayan çoklu erişim mantığının geliştirilmesi üzerine bir çok araştırma yapılıyor. NOMA adı verilen bu sistem, birden çok kullanıcının aynı bant genişliği kanallarında yer alması sağlanarak daha adil bir kullanım ve daha iyi bir veri alışverişinin önünü açacak gibi gözüküyor. Sistem, kullanıcılar arasında yaşanabilecek çakışmaların sebep olacağı düşük veri hızını akıllara getirebilir. Ama tam tersine IoT sistemlerine dahil olan cihazlar, birbiriyle haberleşirken kullandığı bağlantılarda düşük bant genişliğinin yeterli olduğunu gösteriyor. Hatta 5G’nin ağ bant genişliği 10Gbit/s’den büyük olması bekleniyor. Bant genişliğinin yeterli olmasına örnek olarak, kablosuz ağa sahip bir sağlık hizmetinde kalp atım hızı ölçüm monitörlerinden, biyosensörlerden ve giyilebilir cihazlardan, hastane sunucularına anlık olarak iletilen hasta verilerinin ya da sürücüsüz bir aracın gönderdiği konum bilgisi için yüksek bir bant genişliğine ihtiyaç yok.
Finlandiya’nın Oulu kentinde yer alan 5G geliştirme merkezinde ise Twitch benzeri bir oyun sitesi, sanal gerçeklik ile felç rehabilitasyon hizmeti, akıllı bandajlar sayesinde sağlık cihazları, küvezdeki bebeklerden daha çok veri almayı sağlayacak ekipmanlar geliştiriliyor. Bu fikirlerin hepsi 5G’nin sağlayacağı hız, tepkime süresi ve düşük maliyetle mümkün olabilecek.
5G’nin sağlayacağı bir diğer yenilik ise birden fazla cihaza aynı anda hizmet vermesi olacak. Şu anda Nesnelerin İnterneti sadece Wi-fi ile çalışıyor. Ancak 5G ile büyük-küçük tüm akıllı cihazlar birbirleriyle etkileşim halinde olabilecek.
5G’nin hayatımıza girmesi daha aklımıza gelmeyen, düşünemediğimiz ve henüz keşfedilmemiş birçok yenilik sunacağına inanıyorum. Ancak tek bir şeyden emin olabiliriz: 5G teknolojiyi yaşamamızı sağlayacak!