Otonom arabalar artık bir bilim kurgu değil. Yakında arabalarımız bizi herhangi bir insan müdahalesi olmadan hedeften hedefe götürebilecek. Kendi kendine giden araba devrimi piyasadaki örnekleriyle devam ettiğini gösteriyor. Ancak sürücüsüz bir arabaya binmeden önce, gerçekten nasıl çalıştıklarını merak ediyor olabilirsiniz.
Hata İnsandadır
Peki, neden özerk arabalar? Yakın tarihli bir çalışma, trafik kazalarının yüzde 90’ından fazlasının insan hatasından kaynaklandığını göstermiştir. Kazalar, çok sayıda ölüme yol açmıştır. Daha güvenli bir sürüşle hayatlar kurtarılabilir. Kendi kendine giden arabaların devreye girdiği yer burası. Ne sunmaları gerekiyor?
- Otonom otomobiller insan kontrollü otomobillerden çok daha güvenlidir. Sürücü yorgunluğu, duygu veya hastalık gibi faktörlerden etkilenmezler. Bu onları çok güvenli kılar.
- Kendi kendine giden arabalar her zaman dikkatli ve aktiftir, ortamlarını gözlemler ve çoklu yönleri tarar.
- Kendi kendine giden arabaların benimsenmesi daha güvenli yollar anlamına gelir, bu da acil müdahale hizmetleri, pahalı sigorta primleri için daha az talep anlamına gelir.
Kendi Kendine Giden Arabalar Nasıl Çalışır?
Son yıllarda yapılan teknolojik gelişmeler, kendi kendini süren otomobillerin gerçeğe dönüşmesi ile sonuçlandı. Kendi kendine giden arabalar bugün üç teknolojinin varlığı sayesinde mümkün:
1: IoT Sensörleri
Bugün, otonom arabaları gerçeğe dönüştüren birçok sensör türü mevcut. Kör nokta izleme, ileri çarpışma uyarısı, radar, kamera, LIDAR ve ultrasonik sensörler, kendi kendine giden bir otomobilin navigasyonunu oluşturabilmek için birlikte çalışır.
2: IoT Bağlantısı
Kendi kendini süren arabalar, trafik verileri, hava durumu, haritalar, arabalar ve diğer değişkenler arasında yüzey koşullarına göre hareket etmek için bulut bilişim kullanır. Bu, çevrelerini daha iyi izlemelerine ve bilinçli kararlar almalarına yardımcı olur. Uç bilgi işlem donanımı küçük bilgi işlem görevlerini yerel olarak çözebilse bile, kendi kendine giden arabaların internete bağlanması gerekir .
3: Yazılım Algoritmaları
En iyi hareket tarzını belirlemek için aracın topladığı tüm verilerin analiz edilmesi gerekir. Bu, kontrol algoritmalarının ve yazılımın ana işlevidir. Bu, kendi kendine giden arabanın en karmaşık kısmıdır çünkü kararları kusursuz bir şekilde vermelidir. Uber’in kendi kendine sürüş kazasında olduğu gibi bir “kusur” ölümcül olabilir.
Bugün var olan en ünlü kendi kendine giden arabalar Tesla ve Google tarafından üretilenlerdir. Tesla araçları, ortamlarını “ Otopilot ” olarak bilinen bir yazılım sistemi kullanarak analiz ederek çalışır. Otopilot, “bilgisayar görme” ya da gelişmiş görüntü tanıma özelliğini kullanarak, gözlerimizi yaptığımız gibi, dünyadaki verileri görüntülemek ve toplamak için yüksek teknolojili kameralar kullanır. Daha sonra bu bilgiyi yorumlar ve buna dayanarak en iyi kararı verir. Daha önce de belirtildiği gibi, Tesla’nın kendi kendine sürüş teknolojisi bugün zaten satılıyor.
Öte yandan Google, arabalarına çok farklı bir yaklaşım getiriyor. Google’ın LIDAR’ı kullandığı otomatik sürüş arabaları vardır. Basitçe söylemek gerekirse, LIDAR radar gibidir, ancak radyo dalgaları yerine ışık kullanır. Bu sensör teknolojisi, Google’ın arabalarında direksiyon simidi ve pedal ihtiyacını karşılyor.
Kendi kendine giden arabaların önünde hangi engeller duruyor?
Kendi kendine giden arabalara giden yol, tüm büyük atılımlar gibi, engellerle doludur. Bu engellerin bir kısmı teknolojik, ancak birçoğu politik ve düzenleyici. Kendi kendine giden arabalar, çoğu ABD eyaletinde yasadışıdır – genellikle varsayılan olarak -. Geliştiricilerin karşılaştığı bir başka engel, arabaların insan kontrollü araçların dünyasına nasıl güvenli bir şekilde entegre edileceğidir. Unutma, hata yapan insanlardır.
Kendi kendine giden bir araca sahip olsak da olmasak da bu teknoloji tüm hayatımızı değiştirebilir. Toplumumuz, yaşlı ve fiziksel engelliler için özerk araçlardan yararlanabilir. Yakında, herkes kendi kendine giden bir arabaya sahip olacak. Yakında yollarımızda daha güvenilir sürücülerin olacağını umabiliriz.