Akıllı şehirler, geleceğin sadece bir kavramı veya hayali değil. Son derece yenilikçi Nesnelerin İnterneti (IoT) çözümleri sayesinde, çoğu şehir hızla gelişiyor.
Akıllı Şehir Nedir?
Akıllı şehir, artan şehirleşme zorluklarını ele almak için sürdürülebilir kalkınma uygulamalarını geliştirmek, dağıtmak ve teşvik etmek için ağırlıklı olarak Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden (ICT) oluşan bir çerçevedir. Ülkeler, IoT’nin yardımıyla enerji dağıtımını iyileştirebilir, çöp toplamayı kolaylaştırabilir, trafik sıkışıklığını azaltabilir ve hatta hava kalitesini bile iyileştirebilir.
Örnek vermek gerekirse bir sokak süpürme aracına veya çöp kamyonuna daha yakından bakın. Sadece bir makine parçası yerine sokakları çukurlar açısından inceleyen veya Fort Collins’de olduğu gibi yolu engellere karşı tarayan yuvarlanan bir sensör platformu da görebilirsiniz.
Araştırmalara göre günümüzde sıfır olan akıllı şehir sayısı, 2025’e kadar 26’ya ulaşması bekleniyor. Frost & Sullivan’ın yeni bir tahminine göre, akıllı şehir teknolojisi harcamalarının 2019’da 96 milyar ABD dolarından 2025 yılına kadar 327 milyar ABD dolarına ulaşması bekleniyor. Şirket, belirsiz bir pandemi sonrası durumun, şehirleri sağlık hizmetleri, kamu güvenliği hizmetleri ve daha fazlasında kullanılmak üzere işbirliğine ve veriye dayalı altyapı geliştirmeye odaklanmaya zorlayacağını söyledi.
Akıllı teknolojilere yapılan yatırımların da önümüzdeki iki yıl içinde artması bekleniyor. Rapora göre, şehirler COVID-19 ile savaşmak için temas izleyen giyilebilir cihazlara ve uygulamalara, açık veri platformlarına, otonom insansız hava araçlarına ve kitle analizlerine ve akıllı şebekelere, akıllı trafik yönetimine, otonom araçlara, akıllı aydınlatma ve e-yönetişim hizmetlerine zaten yatırım yaptı. Pandemi geçtiğinde bu alanların güç kazanması bekleniyor.
Genel olarak, akıllı şehirlerin 2025 yılına kadar 2,46 trilyon ABD Doları değerinde iş fırsatları yaratacağı tahmin ediliyor ve Frost & Sullivan o zamana kadar en az 26 akıllı şehrin kurulmasını bekliyor. Rapora göre 2030 yılına kadar küresel akıllı şehir harcamalarının yüzde 70’inden fazlası Amerika Birleşik Devletleri, Batı Avrupa ve Çin’den olacak.