İspanya’nın Gran Canaria adası, Avrupa kıtasından uzakta bulunması nedeniyle, büyüyen ekonomisini desteklemek için ithal fosil yakıtlara büyük ölçüde bağımlı. Ancak, hükümet, adanın bol miktarda rüzgar ve güneş kaynaklarını kullanmak için yenilenebilir enerjilere ağırlık vererek karbon emisyonlarını azaltmaya çalışıyor.
Hükümet bu amaçla, iki mevcut barajı bir dev su bataryasına dönüştürerek adanın elektrik şebekesini sürdürülebilir hale getirmeyi amaçlayan Kanarya Adaları’nın ilk enerji depolama projesi için 400 milyon euro yatırım yaptı.
Salto de Chira olarak adlandırılan proje, halihazırda var olan iki barajın dönüştürülmesiyle oluşturulacak olan bir pompaj depolamalı hidroelektrik santral. Bu proje, dünyanın en yaygın enerji depolama teknolojisi olan pompaj depolamalı hidroelektrik teknolojisi sayesinde, enerjiyi talep edildiği zamanlarda depolayabilecek ve yeniden salabilecek. Projenin 2027’de faaliyete geçmesi planlanıyor ve yılda 122 milyon euro ithal fosil yakıt tasarrufu sağlaması ve adanın yenilenebilir enerji payını %51’e yükseltmesi bekleniyor.
Gran Canaria adası, son beş yıldır karbon emisyonlarını azaltmak için büyük çaba harcıyor. 2022’de açılan adanın en büyük yenilenebilir enerji kompleksi, 8 rüzgar çiftliği ve 12 güneş santralinden oluşuyor ve yaklaşık olarak 54.000 evin enerji ihtiyacını karşılıyor. İspanya hükümeti ve Avrupa Birliği de son zamanlarda, 65 yeni güneş projesinin geliştirilmesine destek olmak için 20 milyon euro finansman sağlama planlarını açıkladılar. Bu arada, adalar dalga enerjisi gibi alternatifleri de araştırıyor ve Danimarkalı startup Wavepiston liderliğindeki ilk pilot proje şubat ayında başlatıldı.
Avrupa ülkeleri, enerji sistemlerini karbonsuzlaştırdıkça, yenilenebilir enerji arzını dengelemek ve enerji güvenliğini artırmak için enerji depolama çözümlerine de yöneliyorlar. Ancak pompaj hidroelektrik projeleri, özellikle nehirlere baraj kurulması ve yeni barajlar oluşturulmasıyla bazı arazilerin sular altında kalmasına ve ekosistemlerin bundan etkilemesine sebep olduğu için tartışmalı olabilir. Ancak The Conversation’da yayınlanan bir makalede belirtildiği gibi, çoğu pompaj depolamalı hidroelektrik projesi yeni barajların inşasını gerektirmez, mevcut olanların uygun hale getirilmesi ile de mümkündür. Aynı Salto de Chira projesinde yapılan gibi.
Fakat her durumda, IEA’nın 2021 Karbon Sıfır 2050 raporu, Paris Anlaşması’nda belirtilen iklim hedeflerine ulaşmak için ek 1300GW hidroelektrik gücüne ihtiyaç duyulduğunu tahmin ediyor. Bu, mevcut küresel kapasitenin iki katıdır.