Günümüzde ofislerde kullanılan akıllı termostatlar, güvenlik kameraları, sesli asistanlar ve yazıcılar iş süreçlerini kolaylaştırıyor. Ancak bu cihazların sağladığı konfor, siber güvenlik açısından ciddi riskleri de beraberinde getiriyor. Bu cihazlar, farkında olmadan kurumsal ağınıza arka kapı bırakabilir.
Yaklaşık 75 milyar IoT cihazının kullanıldığı günümüzde, işletmeler bu teknolojileri her zamankinden daha hızlı benimsiyor. Ancak bu hızlı entegrasyon, geleneksel IT güvenlik önlemlerinin öngörmediği yeni zafiyet alanları yaratıyor. Neyse ki, doğru önlemlerle bu riskleri azaltmak ve güvenli bağlantılı bir altyapı kurmak mümkün.
Öncelikle: Riskli Cihazları Tespit Edin
İlk adım, ofisinizdeki tüm bağlı cihazların kapsamlı bir envanterini çıkarmak. Bu sadece kameralar veya sesli asistanlarla sınırlı değil; internet bağlantısı olan tüm cihazları kapsamalı: ısıtma/soğutma sensörleri, kablosuz erişim noktaları, hatta çalışanların izinsiz bağladığı kişisel cihazlar dahi dahil edilmeli.
Özellikle güncellenmeyen, zayıf parolalarla gelen güvenlik kameraları veya bina otomasyon sistemleri gibi cihazlar yüksek risk taşıyor.
Sektöre göre de risk değişiyor:
- Üretim tesislerinde makineler üzerinden operasyonel kesintiler veya veri sızıntısı,
- Sağlık alanında hasta verilerinin gizliliği,
- Perakende sektöründe ödeme sistemlerinin korunması,
gibi farklı zafiyet türleri öne çıkıyor.
Kurumsal IoT Güvenliği İçin Temel Stratejiler
🔒 Ağ Segmentasyonu Uygulayın
IoT cihazlarını, ana iş uygulamalarınızdan ayrı bir ağda tutun. Böylece bir cihaz ele geçirilse bile saldırgan kurumsal sistemlere geçemez.
☁️ Bulut Güvenliği Katmanı Ekleyin
Cihazlar bulut tabanlı servislerle çalışıyorsa, bağlantıların TLS 1.2 veya üzeri ile şifrelenmiş olduğundan emin olun. CASB araçlarıyla trafik analizi yapın ve anormal aktivitelerde anlık uyarı alın.
🛠️ Yama Yönetimi Süreci Kurun
IoT üreticileri düzensiz şekilde güncelleme yayınladığı için, bu yamaları takip edecek bir otomasyon sistemi kurun. Eğer bir cihaz için artık güncelleme sunulmuyorsa, karantina altına alın ve değiştirin.
🔐 Erişim Kontrolünü Güçlendirin
Fabrika çıkışlı parolalar mutlaka değiştirilmeli. Cihazlar için rastgele ve benzersiz şifreler kullanılmalı, mümkünse sertifika tabanlı doğrulama tercih edilmeli. Ağda her cihazın yalnızca izinli olduğu sistemle iletişim kurmasına izin verin.
🕵️ Sürekli İzleme ve Müdahale Planı Hazırlayın
Ağda pasif izleme yapan IoT protokolüne duyarlı sensörler kullanın ve SIEM sisteminizle entegre edin. Şüpheli bir cihaz tespit edildiğinde, izole edin, inceleyin ve temizleyerek tekrar devreye alın.
👥 Kullanıcı Farkındalığı Oluşturun
Personelin, yeni bağladığı her cihazın potansiyel bir tehdit olabileceğini anlaması gerekir. Çalışan eğitimi ve açık politikalarla, izinsiz bağlantıların önüne geçin.
Sonuç: IoT’yi Güvenli Hale Getirmek Mümkün
İş yerlerinde bağlı cihaz sayısı artmaya devam edecek. Önemli olan, bu cihazların güvenli bir ortamda çalışmasını sağlamak.
- Neye sahipsiniz?
- Ne kadar güncel?
- Nerede konuşlandırıldı ve neye erişimi var?
Bu soruların cevaplarını düzenli olarak gözden geçirerek, IoT risklerini yönetilebilir hale getirebilirsiniz. Güvenlik, bir defaya mahsus değil; sürekli bir süreçtir.
Bu önlemleri sistematik hale getirdiğinizde, IoT altyapınız işletmeniz için bir tehdit olmaktan çıkıp rekabet avantajı sağlayan bir güce dönüşebili