Akıllı telefon asistanlarından görüntü tanıma ve çeviriye kadar, makine öğrenimi zaten günlük hayatımızda bize yardımcı oluyor. Ancak, enerji tüketimi gibi dünyanın en zorlu fiziksel sorunlarından bazılarının üstesinden gelmemize de yardımcı olabilir. Veri merkezleri gibi büyük ölçekli ticari ve endüstriyel sistemler çok fazla enerji tüketiyor ve enerji kullanımının büyümesini engellemek için çok şey yapılmış olsa da, dünyanın artan bilgi işlem gücüne olan ihtiyacı göz önüne alındığında yapılacak daha çok şey var.
Google, dünyanın dört bir yanındaki veri merkezlerinin aşırı ısınmasını önlemek için DeepMind tarafından geliştirilen bir yapay zeka (AI) sistemine güveniyor. Google’ın veri merkezlerini soğutmak için kullandığı enerji miktarını %40 oranında azaltabilen AI sistemi, 2016’dan beri Google’ın veri merkezi operatörlerine soğutma önerileri veriyor.
DeepMind’ın derin sinir ağları, potansiyel eylemlerin farklı kombinasyonlarının gelecekteki enerji tüketimini nasıl etkileyeceğini tahmin etmek için sürekli Google’ın veri merkezlerindeki soğutma sistemlerinden gelen verilere bakıyor. Google, “AI sistemi daha sonra, bir dizi sağlam güvenlik kısıtlamasını yerine getirirken enerji tüketimini en aza indirecek eylemleri belirliyor” diyor.
Küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık %2’si veri merkezleri tarafından üretiliyor ve bu da yaklaşık olarak hava yolculuğu ile aynı miktarda. Google, dünyanın enerji açısından en verimli 15’ten fazla veri merkezine sahiptir ancak karbon ayak izini daha da azaltmak istemektedir.
DeepMind, teknolojisinin potansiyel olarak Birleşik Krallık’taki Ulusal Şebeke de dahil olmak üzere diğer büyük altyapı parçalarının enerji tüketimini azaltmak için kullanılabileceğine inanıyor. Eğer bu sistem diğer şirketlerin veri merkezlerine ve benzeri yerlere de uygulanabilirse, karbon ayak izini azaltma konusunda ciddi farkındalık oluşturulabilir.
